Konfederasyonumuzun daveti ile bugün Mülkiyeliler Birliği’nde bir araya gelen ASİM-SEN, BASK, BİRLEŞİK KAMU-İŞ, DMK, HAK-SEN, YURT-SEN yetkilileri devam eden toplu sözleşme sürecine, hükümetin 12 Ağustos’ta 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye yaptığı sefalet ve yoksulluk teklifine ilişkin görüş alışverişinde bulundu.
Kamu emekçilerinin ve emekliklerin içine itildiği sorunlar yumağının gittikçe büyüdüğü koşullarda toplu sözleşme sürecinin geçtiğimiz 13 yılda olduğu gibi bir kez daha “oldubitti” ile heba edilmesine göz yumulamayacağının altının çizildiği toplantıda Yarından başlayarak, toplu sözleşme süreci boyunca artan bir ivme ile ortak mücadele etme kararlılığı ifade edildi.
Toplantı sonrası yapılan ortak basın açıklamasında; sıcak gündeme dair alınan ortak kararların yanı sıra söz konusu kararlar doğrultusunda hem hükümete hem de masada “yetkili” olarak bulunan konfederasyona ve sendikalara yapılan acil çağrı kamuoyu ile paylaşıldı.
Söz konusu ortak Basın Toplantısı Metni Aşağıdadır.
Sefalete, Yoksulluğa Teslim Olmayacağız! Birleşe Birleşe Kazanacağız!
Bilindiği üzere 4 milyon kamu emekçisini, 2, 5 milyon emekliyi, aileleri ile 25 milyonluk devasa bir kitleyi yakından ilgilendiren Kamu Görevlileri toplu sözleşme süreci devam etmektedir.
Mevcut yasaya aykırı bir şekilde 28 Temmuz’da başlatılan toplu sözleşme görüşmelerinde kamu işvereni olan hükümet ilk teklifini 12 Ağustos 2025 Salı günü açıklamıştır. Hükümet adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından açıklanan teklife göre; 2026 yılı ilk altı ayı için %10, ikinci altı ay için yüzde %6, 2027 yılı ilk altı ayı için %4, ikinci altı ay için ise yüzde %4 maaş artışı teklif edilmiştir.
Söz konusu teklif hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm kamu emekçileri tarafından tepki ile karşılanmış ve “sefalet teklifi” olarak adlandırılmıştır.
Kamu emekçileri ve emeklileri söz konusu sefalet teklifinin yapıldığı günden bu yana ülkenin dört bir yanında ses yükseltmeye, kamuda örgütlü tüm konfederasyonlara kamu emekçilerinin ortak hak ve çıkarları için yan yana gelme çağrısı yapmaya devam etmektedir.
Bizler sürecin yüklediği görev ve sorumluluğun bilincinde olan kamu görevlileri konfederasyonları olarak tabandan yükselen bu sese yanıt vermek üzere bugün bir araya geldik. Sürece ilişkin ortak bir yol haritası belirleme hedefi ile tespit ve değerlendirmelerimizi paylaştık.
Öncelikle altını çizmek isteriz ki 2012 yılından bugüne iki yılda bir, 7 kez yapılan “toplu sözleşmelerde” her seferinde kaybeden taraf hangi sendikanın üyesi olursak olsun kamu emekçileri ve emeklileri olmuştur. Çünkü 13 yıldan beri gerçek anlamda bir TİS masası kurulmamıştır.
13 yıldan beri sürdürülen mevcut sistemin sadece adı ‘toplu sözleşmedir’. Bu garabet sistemde masada tüm yetki iktidara, uyuşmazlıkta ise iktidarın gölgesi olan Hakem Kuruluna devredilmiştir.
Bugün geldiğimiz noktada milyonlarca kamu emekçisi ve emekli başta derin bir yoksulluk, sefalet, güvencesizlik, angarya çalışma, vergi yükü, kamuya girme ve görevde yükselmede mülakat, torpil ve ayrımcılık gibi yüzlerce sorun ile karşı karşıya bırakılmıştır.
Bizler; ASİM-SEN, BASK, BİRLEŞİK KAMU-İŞ, DMK, HAK-SEN, KESK, YURT-SEN olarak sorunlar yumağının gittikçe büyüdüğü koşullarda sürecin geçtiğimiz 13 yılda olduğu gibi bir kez daha yeni bir “oldubitti” ile heba edilmesine göz yummayacağımızın altını çizerek, içinde bulunduğumuz sıcak gündeme ilişkin olarak aşağıdaki temel başlıklarda ortaklaştığımızı tüm kamuoyuna ilan ediyoruz.
- Hükümetin ikinci Toplu Sözleşme teklifini açıklayacağı gün Ankara’da Çalışma Bakanlığı önünde ve eş zamanlı olarak tüm illerde, alanlarda ortak basın açıklamaları yapacağız.
- 18 Ağustos 2025 Pazartesi günü, tüm yurtta bir günlük hizmet üretmeme, iş bırakma eylemini hayata geçireceğiz.
- Aynı gün önce işyerlerinde, ardında yerellerin belirleyeceği alanlarda buluşularak kitlesel ortak basın açıklamaları yapacağız. Ankara’da ortak açıklamamızı yapmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde olacağız.
Sıcak gündeme ilişkin bu adımlarımızın yanı sıra bir kez daha altını çizmek isteriz ki mevcut garabet toplu sözleşme düzeneği, 4688 sayılı yasa başta olmak üzere bu düzeneğin dayanağı olan, sendikal hak ve özgürlüklerimizi sınırlayan yasalar ve fiili uygulamalar devam ettikçe hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm kamu emekçileri ve emekliler kaybetmeye devam edecektir.
Bu nedenle buradan biri hükümete diğeri masada “yetkili” olarak bulunan konfederasyona ve sendikalara olmak üzere iki temel çağrıda bulunuyoruz.
Hükümete Çağrımız:
Ülkemizin taraf olduğu ILO sözleşmeleri başta olmak üzere uluslararası sözleşmelerle tanınan grev hakkımızı yok saymaktan, bu sözleşmelerin iç hukukun üzerinde olduğunu yazan Anayasayı ayaklar altına almaktan artık vazgeçin.
Gerçek bir toplu sözleşme sistemi ve başta 4688 sayılı yasa olmak üzere mevcut mevzuatın adil, demokratik bir çalışma yaşamının ihtiyaçlarına cevap vermesi yönünde değiştirilmesi için derhal tüm konfederasyonların, sendikaların katılımı ile bir çalışma başlatın.
Masada “Yetkili” Olarak Bulunan Konfederasyona ve Sendikalara Çağrımız:
Sizler de defalarca deneyimleyerek çok iyi biliyorsunuz ki uyuşmazlık durumunda devreye giren Kamu Görevlileri Hakem Kurulu bugüne kadar her seferinde kamu işverenin yani iktidarın noterliğini yapan kararlara imza attı. İktidar her ne kadar bu ilk teklifimiz dese de önümüzdeki günlerde yapılacak tekliflerin 12 Ağustos’ta yapılan teklifi sadece birkaç puan arttırmaktan ibaret olacağını görmek için kâhin olmaya gerek yoktur. Sürecin uyuşmazlıkla sonuçlanma ihtimali oldukça yüksektir.
Dolayısıyla masada “yetkili” olarak bulunan konfederasyona ve sendikalara bu durumda iktidarın noterliğini yapmanın ötesine geçmeyen “Hakeme Başvurmama” çağrısı yapıyoruz.
Bilinmesini isteriz ki bugün emekçilerin, emeğin tarihine önemli bir gün olarak geçecektir. Çünkü bugün ülkenin kamu emekçilerinin, emeklilerinin tabandan yükselen sesine, ortak taleplerine yanıt olabilmek için önemli bir adım atmış bulunuyoruz.
Tüm kamuoyunun bugün önemli bir adımını attığımız ortak mücadelemizi toplu sözleşme süreci boyunca artan bir ivme ile devam ettireceğimizi bilmesini istiyoruz. İleride atacağımız her adımda tabanın sesine kulak vermeye, milyonların ortak taleplerini mücadelemizin merkezine koymaya devam edeceğiz.
Sefalete, Yoksulluğa Teslim Olmayacağız!
Birleşe Birleşe Kazanacağız!
ASİM-SEN: Askeri İş Yerlerinde Görevli Kamu Çalışanları Sendikası
BASK: Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu
BİRLEŞİK KAMU-İŞ : Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu
DMK: Devlet Memurları Konfederasyonu
HAK-SEN : Kamu Çalışanları Hak Sendikaları Konfederasyonu
KESK: Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu
YURT-SEN: Yurt-Sendikaları Konfederasyonu