Bilindiği üzere 31537 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 09.07.2021 tarih ve 4264 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararı ile kamuya ait ve çoğu denize sıfır eğitim kampları ve sosyal tesisleri Özelleştirme İdaresi’ne devredilmiştir. Cumhurbaşkanlığı kararı ile Kamu kurumlarının eğitim kampları ve sosyal tesislerinin bulunduğu yüzlerce dönüm arazi ve binlerce metrekare kapalı alan Özelleştirme İdaresi’ne devredilmiştir. Böylece kamu emekçilerinin kullanımından alınarak özelleştirilmesinin yolu açılmıştır.
4264 sayılı Cumhurbaşkanı Kararına göre; Marmaris, Kuşadası, Manavgat, Seferihisar, Didim, Gökçeada ve Beşiktaş Boğaz’da yer alan arazi ve tesisler idare eliyle satılabilecek, kiralanabilecek, işletme devri ya da kat/arsa karşılığı inşaat yaptırılabilecektir.
Özelleştirilecek kamu kurumlarının eğitim ve sosyal tesisler olması iktidarın emekçilere eğitimi ve dinlenmeyi çok gördüğünün de açıkça ilanıdır.
Saray harcamalarından “itibardan tasarruf olmaz” diyerek tek kuruş kısmayan, aksine bütçeden sürekli ek ödemeler alan, uçak filosuna uçak, araç filosuna yeni araçlar ekleyen ama yangına müdahale için yeterli uçak ve malzemeyi temin etmeyen, aksine her felakette halka IBAN gönderen iktidar bu kez de gözünü elde kalan birkaç kamu tesisine dikmiştir!
Anayasanın 128. maddesinin 2. fıkrasında, memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri aylık ve ödeneklerin ve diğer özlük işlerinin kanunla düzenleneceği belirtilmiştir.
Anayasanın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti devletinin sosyal bir hukuk devleti olduğu, 5. maddesinde de devletin temel amaç ve görevleri ayrıntılı olarak sıralanmıştır.
Cumhurbaşkanlığı kararı, Anayasanın 2, 5 ve 128. maddelerinde kamu görevlileri için sağlanan sosyal hak ve yardımları ortadan kaldırmaya dönük bir düzenleme içerdiğinden, açıkça Anayasaya aykırıdır.
Karar 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 191. maddesi ile de açıkça çelişmektedir.
Kamu kurumlarına ait alanların özelleştirme kapsamına alınması ile kamu emekçilerinin sosyal tesislerden yararlanması fiilen engellenmektedir. Özelleştirilen alanlara kamu emekçilerinin ulaşımı imkânsızlaşacaktır. Özelleştirilerek işletilecek tesislerin işletme maliyetleri yüksek olacağından, kamu emekçileri açısından herhangi bir fayda sağlamayacaktır. Dolayısıyla kamu emekçilerinin çeşitli şekillerde faydalandığı alanların özelleştirilmesi ile kamu emekçileri sosyal haklarını kullanamayacak duruma gelecektir.
Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı kararının sebep ve amaç yönünden hukuka aykırı olması nedeniyle iptali gerekmektedir.
Bu nedenle; konfederasyonumuz KESK; kararın iptali için 18 Ağustos 2021 tarihinde Danıştay’da dava açmıştır.
Sürecin sonuna kadar takipçisi olacak, gelişmelerden kamu emekçilerini ve kamuoyunu haberdar edeceğiz.
İktidara çağrıda bulunuyoruz; 2022-2023 yıllarını kapsayan toplu sözleşme görüşmeleri öncesine de rastlayan 4264 sayılı Cumhurbaşkanı Kararını derhal iptal edin, özelleştirme uygulamalarına son verin!