Bolu Gerede Devlet Hastanesi’nde Başhemşire olarak görev yapan Sendikamız SES’e üye Hülya Sakız açtığı mobbing davasını kazandı.
Bu öykü tüm yöneticilere ve yönetici atayan yetkililere ders olmalıdır.
Bolunun Gerede ilçesinde herkes tarafından sevilen 20 yıllık bir Başhemşire.
Öyle bir psikolojik baskıya maruz kaldı ki. Düzmece tutanaklarla defalarca ceza verildi. Çalışma odası değiştirildi. Bütün yetkileri fiili olarak işe yaramaz hale getirildi. Ama hastanedeki her türlü olumsuzluktan sorumlu tutulmaya çalışıldı. Başhemşirelikte yetersiz diye Gerede’den Bolu’ya geçici görev adı altında sürgün edilerek psikolojik taciz tüm ailesine kadar yayıldı. Ama asla pes etmedi. Kendini yalnız hissetmedi. Çünkü yanında örgütü vardı. SES vardı.
SES’ in varlık nedeni tam da buydu işte.
Başhemşire ve SES Türkiye’de bir ilke imza attı.
“Bu bir psikolojik tacizdir MOBİNG’ dir” dedi. Olayı mahkemeye taşıdı. Mahkemede “Başhemşire Haklıdır” dedi.
Yaşanılan psikolojik şiddet aslında ülkemizde ve iş kolumuzda öyle yaygın ki, sesini çıkaramayan öyle çok emekçi var ki.
Şimdi herkes kendini daha iyi hissedebilecek.
Şimdi herkes örgütlenmenin ne anlama geldiğini daha iyi algılayabilecek.