Erkek egemen zihniyete dayanan adalet anlayışı değişmeden, çocuk istismarı davalarında adalet yerini bulmayacak!
Erkek devlet kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı davalarına duyarlılığını ve sözde adaleti sağlama kararlılığını kimi kurumlarının davalara müdahil olduğunu açıklamakla gösteredursun, “utanç davaları”nın sonu gelmiyor ve adaleti bir türlü sağlayamayanlar, adalet isteyenlere de tepki göstermeyi sürdürüyor.
7 Mayıs’ta Denizli Adliyesi’nde görülen 16 yaşındaki H. İ.’nin davasında sanığın tutuksuz yargılanmasına karar verilirken, çocuk istismarına ilişkin bu ve bunun gibi davalarda adaletin sağlanamadığına ilişkin tepkilerini göstermek üzere Çağlayan Adliyesi’ne “tecavüzün rızası olmaz” yazılı bir pankart açmak isteyen iki kadın tartaklanarak gözaltına alındı.
Davaya ilişkin iddianamede “şüphelinin suçu tevil yoluyla ikrar ettiği” ifadesinin yer almasına karşı kadınlar bu ifadenin “rıza bulunduğu” biçiminde yorumlanmasının bu tür davalarda adil yargılamanın önüne geçen nedenlerden biri olduğunu ifade etmek üzere pankart açmak istemişlerdi.
Tecavüz sanığı erkekleri serbest bırakırken, tepkisini dile getiren ve gerçek adalet için mücadele eden kadınların gözaltına alınması, adaletin ve yargının kimin tarafında olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Biz örgütlü kadınlar erkek adaletinin ve yargının çocuk istismarını ve kadına yönelik şiddeti ortadan kaldıramayacağını, bu güne kadar birçok davada yaşayarak öğrendik. 13 yaşında tecavüze uğrayan N.Ç.’nin davasında da mahkeme çocuğun kendi “rızası” ile tecavüze uğradığına kanat getirmiş, 10 yıl süren dava 24 sanığın alt sınırdan cezalandırılmasıyla sonuçlanmıştı.
Erkek egemen iktidarı ne kadar rahatsız olursa olsun kadınlar olarak örgütlü gücümüzle, kadın dayanışmasına olan inancımız ve bağlılığımızla bu tür davaların takipçisi olmayı sürdüreceğiz.
KESK Kadın Sekreterliği
.jpg)
