Yüz binlerce eğitim emekçisinin sosyal ve ekonomik sorunlarını görmezden gelenler hamasi nutuklar atıyor. Oysa "Öğretmenler 3 ay tatil yapıyor", "Öğretmenlerin işe geç kalma oranı en yüksek olan ülke Türkiye`dir" gibi sözlerle öğretmenleri aşağılanmasına, küçümsenmesine, mesleğimizin itibarsızlaştırılmasına,
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu`nda yapılmak istenen değişikliklerle iş güvencemizi kaldırma, bireysel performansa göre çalıştırma hesaplarına,
Asli görevlerimiz olan ders anlatma dışında, Öğrenci Koçluğu, Eğitim Harcamaları Anketi, İlköğretim Kurumları Standardı Anketi gibi ek çalışmalara; mesai saatleri dışında ADEY, RİDEF, RİTA, Aile Öğretmenliği gibi projelerle esnek ve angarya çalıştırmalara,
300 bin aşkın öğretmenin kadrolu atama beklemesine, 36 öğretmenin bu nedenle intiharına sessiz kalınmasına, atama sorununun çözülmemesine,
4+4+4 ile 80 bin öğretmenimizin norm fazlası olarak mağdur edilmesine, 4+4+4 sürgünlerine, özür grubu atamalarındaki hukuksuzluklara,
ALO 147 ile velilerimizin ihbarcılığa teşvik edilmesine, öğretmenlerin hukuksuz ve keyfi bir biçimde cezalandırılmasına,
Eğitim sisteminin niteliksizleştirilmesine, ticarileştirilmesine ve gericileştirilmesine,
KARŞI
24 KASIM`DA SAHTE KUTLAMALARA KATILMIYORUZ!
ALANLARA ÇIKIYORUZ!
KİMLİKLERİMİZİ MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI`NA GERİ VERİYORUZ!