CPJ’nin yayımladığı basın özgürlüğü raporuna göre Türkiye 76 gazeteciyle en fazla gazetecinin tutuklu olduğu ülke oldu.
Gazetecileri Koruma Komitesi (The Committee to Protect Journalists – CPJ) basın özgürlüğü raporu yayımladı. CPJ’nin raporuna göre Türkiye, dünyada en çok tutuklu gazetecinin bulunduğu ülke oldu.
Raporda, 1 Ağustos 2012 tarihi itibariyle 76 gazetecinin tutuklu olduğu belirtilirken Türkiye’nin Çin, İran ve Eritre gibi ülkeleri geride bıraktığına vurgu yapıldı. Tutuklu gazetecilerin üçte ikisinin 2011 ve 2012 yıllarında gözaltına alınmış olduğuna değinilen raporda gazeteciler üzerindeki baskının arttığına işaret edilirken, hükümetin uyguladığı baskının oto-sansür biçimini aldığı ve bu yöntemleri içselleştirmek için de yine çeşitli baskı yöntemlerine başvurduğu belirtildi.
CPJ daha önce ‘8 gazeteci tutuklu’ demişti
CPJ, Türkiye’deki basın özgürlüğü sorunun kriz düzeyine ulaştığını söyledi ancak CPJ Aralık 2011 raporunda Türkiye’de sadece 8 gazetecinin tutuklu olduğunu söylemişti. 2011 Aralık ve 2012 Ocak döneminde gazetecilere yönelik baskı ve tutuklama süreçleri sonrasında AKP hükümeti CPJ’nin “8 gazeteci tutuklu” yazan raporunu sahiplenerek basına yönelik saldırılarına aralıksız devam etmişti. [2011 yılının Ocak ayında 39 olan tutuklu gazeteci sayısı, Ocak 2012’de iki katından fazla artışla (19’u imtiyaz sahibi ve yazı işleri müdürü ve büyük çoğunluğu Kürt basınından olmak üzere) 105’e yükseldi.]
Raporlar hükümete uyarı niteliğinde
CPJ’nin raporundan önce 10 Ekim’de AB tarafından açıklanan son ilerleme raporunda ifade özgürlüğü önündeki engellemeler nedeniyle Türk basınındaki “otosansür” eğilimine vurgu yapılmıştı. AB ilerleme raporunda temel hak ve özgürlükler alanında Türkiye’ye yönelik eleştiriler artmıştı.
Oto-sansürden “yakınan” sadece ABD güdümlü bir kuruluş olan CPJ veya AB değil; Türkiye sermayesi de bu unsurlardan biri. Ayvalık’ta bir davete katılan Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) yönetim kurulu başkanı Ümit Boyner otosansürle ilgili şunları söyledi: “Medya Türkiye’deki gelişmeler hakkında öyle sessiz kalıyor ki, bazen ben bile ‘Acaba yanlış mı yapıyorum? Daha mı dikkatli davranmam lazım?’ diye düşünmeden edemiyorum. Basındaki otosansür gerçekten kaygı verici.”
Tutuklu gazetecilerin isimleri için tıklayınız tıklayınız