Türkiye’de uzunca bir süredir zaten tartışmalı olan “hak”, “adalet” ve “hukuk” kavramları, ülke genelinde yaşanan ve muhalif güçleri hedef alan baskı ve yıldırma politikalarıyla tamamen anlamını yitirmiştir.
Sendikaları, emek ve demokrasi mücadelesi yürüten tüm kesimleri hedef alan baskı ve sindirme uygulamalarının odağında olan KESK’e ve bağlı sendikalarına yönelik olarak başlatılan operasyonlar, yıpratma girişimleri, yandaşlığı tescilli olan medya tarafından üretilen “kara propaganda” eşliğinde sürdürülmektedir.
Konfederasyonumuza yönelik kuşatma, yaşanan gerçekliği çarpıtarak, emek ve demokrasi mücadelemizi farklı yönlere çekmeye çalışan, baskı malzemesi olarak mürekkebin yanına yalan ve iftirayı katanlarca haklı gösterilmeye çalışılmaktadır. Zemberekleri siyasi iktidarın elinde olan bu yalan ve iftira makineleri; 25 Haziranda başlatılan, 28 yönetici ve üyemizin hukuksuz bir şekilde tutuklanması ile sonuçlanan süreçte, habercilikten çok komploculuk kokan yüzlerini bir kez daha göstermiştir.
Bana Haber Kaynağını Söyle Sana Kim Olduğunu…..
KESK ve KESK’e bağlı sendikaların yönetici ve üyelerine yönelik olarak başlatılan gözaltı ve tutuklama dalgasında, arkadaşlarımıza emniyet ve savcılık sorgusu sırasında sorulan soruların tamamının konfederasyonumuz yetkili organlarının aldığı kararlar doğrultusunda gerçekleştirilen sendikal faaliyetler olduğu ortaya çıkmasına rağmen yandaşlıkta sınır tanımayanlar yalan ve iftiralarını ısrarla sürdürmektedir. Yalanlarına, satır aralarına “……hakkında iddialar ileri sürüldü”, ”edinilen bilgiye göre” gibi ibareler katarak habercilik süsü verenler, bu asılsız iddialar hakkında konfederasyonumuzdan görüş almak için en küçük bir çabaya girme zahmetine dahi katlanmadan manşetlerine taşımışlardır.
Diğer taraftan konfederasyonumuza atmaya çalıştıkları çamurda, AKP iktidarının denetiminde olduğu herkesin bildiği bir sır olan emniyeti ve Özel Yetkili Mahkemeleri referans alan sözde basın yayın organları, sendikalar üzerinden bir yerlere “para aktarıldığı” gibi gerçekle uzaktan yakından hiçbir ilişkisi olmayan haberleri ile açıkça suç işlemişlerdir.
KESK’in Bütün Hesap ve İşlemleri Üyelerinin Denetimine Açıktır!
Tüm kamuoyunun bilmesini istiyoruz ki; KESK’in tek gelir kaynağı bağlı sendikalarından gelen aidatlardır. Bütün hesapları şeffaf ve üyelerinin denetimine açık olan, harcadığı her kuruşun hesabını bugüne kadar üyelerine vermiş olan KESK, bu hesabı bundan sonra da vermeye devam edecektir. Yandaş medyada yer bulan “Konfederasyon ve sendikaların üyelerinden aldıkları aidatları nerede harcadıklarını kontrol eden bir mekanizmanın olmadığı” yönündeki haberler tamamen gerçek dışıdır.
Kamu çalışanları Sendikalarının İdari ve Mali denetimi 4688 sayılı yasanın 27. Maddesinde ayrıntılı olarak tanımlanmıştır. 4688 sayılı yasanın 27. maddesi “ Sendika şubesi, sendika ve konfederasyonların yönetim ve işleyişleri ile gelir ve giderleri ve bunlarla ilgili her türlü işlemlerin kanunlar ve ilgili diğer mevzuat ile tüzük ve genel kurul kararlarına uygun olup olmadığı hususlarındaki idari ve mali denetim, denetleme kurulları ya da denetçiler tarafından yapılır. Denetimin esasları hakkında 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun 47. Maddesine göre çıkarılan tüzük hükümleri uygulanır.
Sendikalar ve konfederasyonların yıllık hesapları 1.6.1989 tarihli ve 3568 sayılı Kanuna göre denetim yetkisi almış meslek mensupları tarafından denetlenerek, bağımsız denetim raporu hazırlanır. Bu raporlar genel kurula sunulur.
Sendika ve konfederasyonlar her hesap ya da bütçe dönemine ait bilanço ve hesaplarıyla çalışma ve denetleme raporlarını ait oldukları dönemi izleyen üç ay içinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına; sendikalar ayrıca bağlı bulundukları konfederasyona gönderirler.“ hükmünü içermektedir. Anılan kanun gereğince Sendikaların ve Konfederasyonun Ayrıntılı Bilançoları ve Gelir Tabloları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına sunulmaktadır.
KESK’i Kimseyle Karıştırmayın!
Kısacası 4688 Sayılı Yasa ve sendika tüzükleri gereğince konfederasyon ve sendikaların gelirlerinin neler olduğu ve harcamaların nasıl yapılacağı ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir. Kaldı ki, KESK, başından beri sendikaların devlet kesesinden üye aidatı almasına karşı çıkan, itiraz eden tek kamu emekçileri konfederasyonudur. Yine, profesyonel olarak sendikacılık faaliyeti yürüten yöneticilerine, yönetici olarak seçilmeden önce sürdürdükleri görevde aldıkları maaş kadar maaş ödeyen tek konfederasyon da KESK’tir. Örneğin, KESK veya bağlı bir sendikasına yönetici olarak seçilmeden önce öğretmen olarak görev yapan arkadaşımız profesyonel yönetici seçildiğinde aynı maaşı KESK’ten veya bağlı sendikasından almaya devam etmektedir.
Bu nedenle kimsenin KESK’e çamur atmaya, hele hele kamu emekçilerinin genel çıkarları yerine kendi kişisel çıkarlarını esas alanlarla aynı kefeye koymaya hakkı yoktur. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanın da tanıklık ettiği üzere, toplu sözleşme görüşmeleri sürecinde kendilerine en yüksek devlet memuru aylığı verilmesini talep edenlerle bu teklifi elinin tersiyle iten KESK’i aynı kefeye koymak yürek ister. KESK’i KESK yapan değerlerimizden bundan sonra da hiçbir şekilde ödün vermeyeceğimiz bilinmelidir.
İftiracılarla Yargı Önünde Hesaplaşacağız!
Anlaşılan odur ki, emniyet ve yargı eliyle başlatılan, kısa sürede boşa düşen operasyon, bizzat yandaş medya aracılığıyla farklı bir boyuta taşınmaya çalışılmakta; yalana, iftiraya dayalı propaganda eşliğinde KESK’i ve KESK’in mücadelesini karalayarak kamuoyunun kafasında soru işaretleri oluşturulmak istenmektedir. Halkın doğru haber alma hakkını açıkça ihlal ederek, KESK’in onurlu mücadelesini lekelemek isteyenlere karşı her türlü hukuki mücadeleyi vereceğimizin ve KESK’e böylesine alçakça iftira atma cesareti gösterenlerden yargı önünde hesap soracağımızın bilinmesini istiyoruz.
Yaşanan bütün bu kuşatılmışlığa rağmen, elbette ki başından beri KESK’in haklı mücadelesini bilen, KESK nezdinde tüm emek ve demokrasi güçlerine yönelik saldırı karşısında duruşundan taviz vermeyen yazılı, görsel medya da olmuştur. KESK olarak gerek yıllardır emekten yana yayın yapan bütün gazete ve televizyonlara gerekse ana akım medya içindeki objektif gazetecilere teşekkür ediyoruz.
Yürütme Kurulu