Ankara, İstanbul, Diyarbakır, Kırıkkale ve Mardin’de düzenlenen eşzamanlı operasyonlarda 26’sı Ankara’da olmak üzere 90 tıp fakültesi öğrencisinin gözaltına alınması protesto edildi.
Gözaltıları protesto etmek için TTB, SES, ve Eğitim Sen dün (7 haziran 2012) Ankara Yüksel Caddesi’nde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya birçok demokratik kitle örgütü ve siyasi parti temsilcisi katıldı.
SES, TTB ve Eğitim Sen adına ortak basın açıklamasını SES Genel Başkanı Çetin Erdolu yaptı. Zülküf Akelma adlı öğrencinin daha önce mitingde söylenen Kürtçe marştan dolayı yargılandığını, yeniden bu operasyon kapsamında gözaltına alındığını kaydeden Erdolu, AKP’nin ‘ileri demokrasi’ dediği bu olsa gerek. Ustalık dönemini ustaca yöneten hükümet faşizm uyguluyor" dedi.
Erdolu "Bugünkü gözaltının, final sınavlarının olduğu dönemde yapılmış olması manidardır, AKP’nin eğitime ne kadar değer verdiğini göstermektedir ve öğrencilerin mağduriyetini daha da arttırmaktadır." diyerek, "Toplumsal cinsiyet mücadelesi veren KESK’li kadınları tutuklayan zihniyetin şimde de sağlıkçı öğrencileri hedef aldığını" belirtti.
Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünün rafa kaldırıldığını ifade eden Erdolu, "Bugüne kadar kat edilmiş mesafeyi hiçe sayan Roboski’de çoğu çocuk 34 genci katleden ve bunu Kürtaj yasağı tartışmalarıyla boğmaya çalışan anlayış şimdi de gençleri final sınavlarının olduğu bir dönemde gözaltına alıyor" dedi.
Özgen: "Uyduruk Gerekçelere Hayır"
Genel Başkanımız Lami Özgen ise 12 Eylül darbesinin süregelen faşist diktasının sendikacılar, belediye başkanları ve yöneticilerden sonra öğrencileri hedef aldığını dile getirirken,"Sebep ne olursa olsun böylesine uyduruk gerekçelerle yapılan operasyonları kabul etmeyeceğiz ve takipçisi olacağız" dedi.
Bilaoğlu: "Korkutmaya Çalışıyorlar Ama Beyhude"
TTB Merkez Konseyi Başkanı Eriş Bilaoğlu ise baskılar karşısında mücadele veren insanların korkutulmaya çalışıldığını belirtti. Bilaoğlu "Bu çabalar beyhude bir çabadan öteye gitmeyecektir, gün geçmiyor ki bir sağlık emekçisine ya da doktora şiddet haberiyle ya da bir gözaltı haberiyle uyanmayalım. Buralarda eylem aracı da ya bir puşi oluyor ya bir şemsiye ya da bir marş. Artık dur denilmesi ve bunun için mücadele edilmesi gerekiyor" diye konuştu.