Sevgili kız kardeşlerimiz, değerli mücadele arkadaşlarımız. Bugün 8 Mart’ı sizlerle yan yana karşılayamasak da, alanlarda yarattığınız coşkuyu yüreklerimizde hissediyor, duvarların ardında sizlerle aynı özgürlük türkülerini söylüyoruz.
Biz kadınlar, egemen erkeğin kendi iktidarını var etmek uğruna, yarattığı düzene karşı binlerce yıldır mücadele ediyoruz.
O düzen ki; Bir avuç egemenin kendi çıkarları için, tüm ötekileri sömürüsüyle kuruldu.
O düzen ki; Gerçek adaletin, eşitliğin ve özgürlüğün yok edilmesiyle kuruldu,
O düzen ki; Kadınlar olarak, tüm insanlık için yarattığımız değerlerin zorla gaspedilmesiyle kuruldu.
Bu düzene baş kaldırdığımız için,
Adalet, eşitlik, özgürlük tutkusundan vaz geçmediğimiz için,
Erkek egemen sistemi yerle bir etme gücümüz görüldüğü için,
Geçmişten bugüne nice acılar çektik. diri diri toprağa gömüldük, recm edildik, giyotinlerde, darağaçlarında can verdik, hapsedildik ama vazgeçmedik.
New York’lu dokuma işçisi kadınların, tutuşan bedenleriyle yaktıkları direniş meşalesi, yüzyılı aşkın zamandır tüm dünyada kadınları, 8 Mart’ta alanlarda yan yana getiriyor.
Bugün ülkemizde, erkek egemen zihniyetin temsilcisi mevcut iktidar da, kendisinden öncekiler gibi kadınlara yöneliyor.
Biliyoruz ki bugün;
- Kadının emeğine, bedenine ve kimliğine yönelik saldırılar son bulsun
- Kadın katliamları durdurulsun,
- En çok kadınların zarar gördüğü savaşlar sona ersin dediğimiz için demir parmaklıklar arkasındayız.
Ancak kadınız biz!
Yaşamı yeniden yartanlarız ve güçlüyüz.
Örgütlü kadın iradesi ve kadın dayanışmasının gücüyle, tüm insanlık için daha yaşanır bir dünya kuracağız.
Bir sabah, onlarca polisin annesini neden alıp götürdüğünü anlayaman çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız.
"Cesaret, cesaret, daha fazla cesaret! Kurtuluş mutlaka ellerimizde".
Yaşasın 8 Mart!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Devrimci selam ve saygılarımızla
Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde bulunan KESK’li kadın tutuklular adına
Canan Çalağan
KESK Kadın Sekreteri