Geçtiğimiz aylarda DİSK’e bağlı GENÇ SEN’in kapatılmasının ardından Yargıçlar ve Savcılar Sendikası’nın (YARGI-SEN) kapatılması kararının Yargıtay tarafından onanması, AKP’nin temel hak ve hürriyetlere, sendikal hak ve özgürlüklere bakışını bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Tüm toplumsal yaşamı ve kurumları kendi statükosunu sağlamlaştırmak için yeniden dizayn etme amacında olan AKP iktidarı, bu amacına ulaşmak için anayasayı, uluslararası sözleşmeleri, hukuku ayaklar altına alarak kazanılmış hakları yok saymaya devam etmektedir. Yargı Sen’in kapatılması, kamu emekçilerinin, işçilerin sendikal hak ve özgürlükleri barajlara, yasaklarla sınırlamaya ve mücadeleci sendikaları etkisizleştirmeye yönelik politikaların son halkası olmuştur.
Yargıtay, YARGI- SEN’in kapatılması kararını onarken, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’na göre yargıçların ve savcıların sendika kuramayacağına hükmetmiştir. Oysa Anayasanın 90. Maddesinin son fıkrası çok açıktır. Buna göre ülkemizin altında imzası bulunan uluslar arası sözleşme ve anlaşma hükümlerinin iç hukuk hükümleri ile çakışması durumunda, söz konusu sözleşme ve anlaşmaların hükümlerinin esas alınacağı kabul edilmektedir. Buna göre başta Uluslar arası Çalışma Örgütünün 87 ve 98 Sayılı sözleşmeleri başta olmak üzere, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, BM Ekonomik- Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, BM Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi gibi ulusal üstü mevzuatta, örgütlenme özgürlüğü bağlamında ayrım yapmaksızın herkesin sendikalar kurmak ve bu sendikalara katılmak hakkına sahip olduğu, açıkça ifade edilmiştir.
Anayasanın açıkça ihlal edilmesi, tüm bu sözleşme ve anlaşmaların yok sayılması sonucunda hukukun ayaklar altına alındığı bir kararla YARGI SEN’in kapatılması kabul edilemez. YARGI -SEN’in kapatarak ülkemize, dünyada ilk defa yargı kararı ile yargıçların ve savcıların üyesi olduğu bir sendikanın kapatıldığı ülke olma utancını yaşatanları kınıyoruz.
Tüm emek ve demokrasi güçlerini hiçbir hukuki dayanağı olmayan, tamamen keyfi bu kapatma kararına karşı sesini yükseltmeye, evrensel sendikal hak ve özgürlük normlarının hâkim olduğu bir ülke için ortak mücadeleye davet ediyoruz.