Son dönemde temel hak ihlalleri alabildiğine artmış durumdadır. Bunun en yakın örneğine öğrencilerin Akp karşıtı eylemlerinde, yumurtalı protesto gösterilerinde tanık olduk.
Bu eylemlerde öğrenciler kendi sorunlarına ve ülke sorunlarına karşı duyarsız kalan anlayışı protesto ederken biber gazına, şiddete maruz kaldılar, tutuklandılar, bir öğrenci polis tekmesiyle bebeğini düşürdü. Birçok eylemci yaralandı. Tayyip Erdoğan ise bütün bu olan bitenlere karşı “ben polisimi ezdirmem” diyerek şiddeti kendince haklı göstermeye çalıştı. Evet, ezilen polis olmadı. Bu ülkenin bütün duyarlı, demokrat kesimleri oldu.
Akp, kendi karşıtı bu eylemleri kabul edilemez olarak nitelendirilmektedir yine toplumsal gösterilere karşı uygulanan şiddet ve saldırılar giderek artmaktadır. En son Silvan’da ortaya çıkan saldırı da buna bir örnektir.
Yürüyüş esnasında bir bombanın patlaması, çok sayıda insanın yaralanması, polis tarafından ateş açılması tıpkı 19 Aralık 2000 tarihinde cezaevlerindeki tutuklulara uygulanan kötü uygulamalara ve şiddete karşı mücadele ederken can veren onlarca insana uygulanan korkunç vahşeti, kurşunları, bombaları, yıkımı ve diri diri insanların yakılmasını hatırlatıyor. Oysa polisin ve kolluk kuvvetlerinin görevi, toplumsal meşru haklarını kullananların güvenliğini sağlamaktır.
Medyaya gelince, o zamanlar da şimdilerde olduğu gibi tavır takınmış, o kadar ölümü çarpıtarak kamuoyuna Hayata Dönüş Operasyonu olarak sunmuştu. Bütün bu çarpıtmaların, şiddetin altında yatan gerçek ise “iktidarın” insanın en temel haklarının, özgürlüklerinin kullanılmasından duyduğu korkudur. Oysa devlet aygıtı, gerek insan hakları konusunda gerek demokrasinin gerçek anlamda ilerlemesi konusunda mücadele eden hiçbir kişiyi özgürlüklerinden alıkoyma yetkisine sahip değildir. Tam tersine demokrasinin sağlıklı yürümesi, ülkenin daha doğru yönetilmesi için vazgeçilemez bir koşuldur.
Toplumun bütün kesimlerinden gelen talebe kulaklarını tıkayıp otoriter baskıcı bir zihniyete doğru hızla yelken açmış bir Türkiye istemiyoruz ve geleceğimize sahip çıkmak adına bu şiddeti kınıyoruz!
Bu ülkede 19 Aralık operasyonunu kınamamak bir insanlık suçudur!
Demokratik haklarını kullananlara karşı uygulanan şiddeti kınıyoruz!
Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde “19 Aralık cezaevi katliamının” bir daha yaşanmaması amacıyla gösteride bulunan insanlara yönelik şiddeti kınıyoruz!