Bugün (12 Eylül) Tarım Orkam Sen Genel Merkez’inde düzenlenen basın toplantısında, Tarım Orkam Sen Genel Başkanı Hamit Kurt’un yaptığı basın açıklaması metni veMali Sekreterimiz Elif Çuhadar’ın açıklaması aşağıdadır:
İktidara geldiği günden beri yaptığı tüm uygulamalarla kıyımı, yok etmeyi, katliamı kendine rehber edinmiş AKP’ nin son operasyonu Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)oldu.
Tüm kurum ve kuruluşları partili kimliğe dönüştüren AKP; Ankara Valiliği, YÖK, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Rektörlüğü ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı arasında düzenlenen protokol ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) arazisinden geçirilecek yolu basına ve kamuoyuna duyurdu.
Duyurulan protokolden sadece birkaç saat sonrasında yangından mal kaçırırcasına, neredeyse devletin topunu/ tüfeğini, yüzlerce iş makinesini, personeli ile gece yarısı bir operasyonla büyük bir Orman Katliamını gerçekleştirdiler.
Bugüne kadar tüm uyarılara kulaklarını tıkayan, yargı kararlarını hiçe sayan, gerekirse tehdit ederek bildiğini okuyan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih GÖKÇEK, Ankara’nın trafiğini ranta ve yağmaya dayalı yöntemlerle içinden çıkılmaz hale getirdi. Bugün ise katlettiği Ormanlarımıza gerekçe olarak trafik sorunu öne sürüyor.
Soruyoruz: Ankara’ da senin yarattığın tüm sorunların bedelini neden hep halk ödüyor?
1956 tarihinde “Orta Doğu Yüksek Teknoloji Enstitüsü” adıyla kurulan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Dünyanın en saygın, ülkemizin de en önemli üniversitelerinden biridir. Devrimci bir öğrenci kuşağının renkleriyle, emekleriyle, alın teriyle oluşmuş Türkiye’ nin çağdaş, Demokratik ve özgürlükçü yüzüdür. Denizlerin, Mahirlerin mirası olan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)’nin parçalanmak istenmesinin temel nedenlerinden biri de AKP iktidarının bu devrimci ve özgürlükçü yapıyı ortadan kaldırmak istemesidir. Bunların yaptığı ele geçiremediğini yok et, öldür, katlet felsefesidir.
Ne AKP’ye ne de Melih GÖKÇEK’e bu izni vermeyeceğiz!
Tek bir ağacın kesilmesine bile razı olmayacağımız ortadayken gözlerimizin önünde kocaman bir Orman alanı, ekosistem, yaban hayatı katlediliyor. HUSUSİ ORMANLAR VE HÜKMİ ŞAHSİYETİ HAİZ AMME MÜESSESELERİNE AİT ORMANLAR kapsamında olan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Ormanlarında kesilecek tek bir ağaç için bile Orman ve Su İşleri Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğünden izin alınması, iznin beraberinde kesilecek ağaçların tek tek tespitinin, damgalanmasının yapılması, nakliye belgesi düzenlenmesi gibi pek çok prosedürün gerçekleştirilmesi gerekirken; yol yapımının Basına duyurulması ile kesime başlanması arasında yarım gün dahi olmayan sürede bu işlemlerin nasıl tamamlandığını soruyoruz.
Herhangi bir şahsın tek bir ağacı kesmesiyle uygulanacak yasal cezalar ve kanunların Melih GÖKÇEK’e uygulanmamasının esas sebebi nedir?
Orman Kanununa tabi olan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)ormanlarında tüm resmi işlemler ne zaman tamamlanmış, gerekli izinler ne zaman alınmıştır?
Bunun için zaman olmadığını, ormanın bir hırs uğruna, rant uğruna katledildiğini, rektör ile belediye başkanının el ele vererek kanunları çiğneyip devlet eliyle büyük bir suç işlediğini biliyoruz.
Sadece yol gerekçesiyle parçalanan AOÇ’nin nasıl yok edildiğini, parsellenerek ranta teslim edildiğini, Ankapark gibi hiçbir amaca hizmet etmeyen ucube yapılar için şehrin merkezinde yer alan yeşil alanın, Orman alanının yok edilişini, İşyerimiz de olan Orman Genel Müdürlüğünün çalışma arazisinin saraya ne şekilde tahsis edildiğini biliyoruz.
Belediye ve Rektör Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)Ormanını AOÇ den de büyük bir kıyıma hazırladığını da biliyoruz.
Kamuoyuna 40 metreyi geçmeyeceği deklare edilen yol için kesilen alanın genişliğinin 80-100 metre olduğu görülüyor. Ormanı parçalayan yolun diğer kısmı ise fiilen mevcut ekosistemden koparılarak canlıların yaşamını sürdüremez hale dönüştürülüyor. Oluşan toz bulutu ağaçların tamamının üzerini kaplayacağı için fotosentezi imkansız kılıyor.
Ağaçların kesilmediği, başka bir alana nakledildiği söylense de bir gece içerisinde yüzlerce ağacın kökleriyle sökülmesi, sökülmüş olsa dahi bu yaştaki bir ağacın tekrar tutmayacağı aşikardır. Kaldı ki; sözde kökleriyle sökülen ağaçların nerede bekletildiği veya nereye dikildiğine ilişkin bir beyanat, bir açıklama bulunmamaktadır.
Bizler nefes almak istiyoruz. Şehirlerimizde nefes aldırmak istiyoruz.
Mahallelerimizde, işyerlerimizde, sokakta yani yaşamın her alanında özgürce nefes almak istiyoruz.
OHAL’ in gölgesinde yarattığınız tüm hukuksuzlukların karşısında olacağımızı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Ormanını ranta, yağmaya teslim edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Başta Hukuki mücadelemiz olmak üzere her türlü mücadelesini sürdüreceğimizin de kamuoyunca bilinmesini istiyoruz.12.09.2017
TARIM ORKAM-SEN
MERKEZ YÜRÜTME KURULU