Dün Konfederasyonumuzun emek ve demokrasi mücadelesini sınırlamaya ilişkin gerçekleştirilen gözaltı opresyonlarına karşı emek ve meslek örgütleri ile çok sayıda siyasi parti Konfederasyonumuza destek mesajlarını iletti.
25 Haziran2012/
DİSK Genel Başkanı Erol Ekici’nin, KESK’e yönelik yeni operasyonlarla ilgili açıklaması:
KESK’i ve muhalefeti baskı ve gözaltılarla sindirmeye çalışan AKP siyasetinin gerçek niyeti 12 Eylül’ü kalıcılaştırmaktır!..
12 Eylül Referandumu’ndan sonra “devletleşmesini” hızlandıran AKP iktidarı, sürdürücülüğünü yaptığı 12 Eylül’ün bütün icraatlarını da yeniden hayata geçirerek, emek ve demokrasi güçlerine, siyasi muhaliflerine karşı bir nevi toplama kamplarına dönüşen saldırılarının çerçevesini gittikçe genişletiyor.
Hak ve özgürlükler, hukuk ve adalet yok sayılarak, muhalif siyasi çevrelerden gazetecilere, aydınlardan öğretim üyelerine, çevre örgütlerinden öğrencilere ve sendikacılara kadar uzanan geniş bir yelpazede baskı ve gözaltılarla süren operasyonlarla toplum zapturapt altına alınıyor.
13 Ocak ve 13 Şubat’ta KESK’e düzenlenen operasyonların ardından bu sabah erken saatlerden itibaren Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve KESK’e bağlı Eğitim-Sen, SES, BES, ESM, Tüm Bel-Sen, Haber-Sen ve Tarım Orkam-Sen’in genel merkezlerine, sendikaların kimi şubelerine ve kamu emekçilerinin evlerine yeniden baskınlar düzenledi.
KESK Genel Merkezi, SES, ESM, BES, Tüm Bel-Sen ve Eğitim Sen’i hedef alan operasyon kapsamında KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in de bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul, 58 kişi hakkında yakalama kararı çıkarıldığını ve bu sayının artabileceğini açıkladı.
Anayasal ve yasal güvencelerle sendikal mücadele veren, demokratik bir kitle örgütü olarak toplumsal sorumluluklarını başarıyla yerine getiren, ülkemizin en etkili kamu emekçileri örgütü olan KESK’in, adresleri ve kimlikleri bilinen, toplum tarafından tanınan yöneticilerinin gözaltına alınmaları ve belki de tutuklanarak yıllarca cezaevinde kalma riskiyle karşı karşıya olmaları, AKP iktidarının 12 Eylül anlayışını sürdürdüğünün ve kalıcılaştırmak istediğinin açık birer kanıtıdır.
AKP’nin hukuğu ve adaleti ayaklar altına alarak, en temel hakları keyfi bir şekilde çiğneyerek muhalefetin üzerine gitmesi, özlemini duyduğu otoriter rejimin de ipuçlarını vermektedir.
Emek ve demokrasi mücadelesinde önemli yeri olan KESK’i baskı ve engellemelerle susturacaklarını zannedenler büyük yanılgı içerisindedir.
KESK’e yapılan saldırı ve engellemeleri şiddetle kınıyor; ülkemizin karanlığa hapsedilmesine emekçilerin asla izin vermeyeceğini ve KESK’in yanında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz.
Haksız gözaltılar ve tutuklamalara derhal son verilmeli, KESK Genel Başkanı Lami Özgen ve gözaltına alınanlar derhal serbest bırakılmalıdır.
PETROL İŞ
26.06.2012
Basın Açıklaması…Basın Açıklaması…
KESK’E DÜZENLENEN OPERASYONLARI ŞİDDETLE KINIYORUZ
Emek ve demokrasi mücadelesinde KESK susturulamaz
Bu yılın Ocak ve Şubat aylarında Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK’e düzenlenen operasyonların ardından 25 Haziran sabahı da konfederasyon ve konfederasyona bağlı Eğitim-Sen, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Büro Emekçileri Sendikası (BES), Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM), Tüm Bel-Sen, Haber-Sen ve Tarım Orkam-Sen’in genel merkezlerine, bu sendikaların bazı şubelerine ve kamu emekçilerinin evlerine polis tarafından baskın ve operasyonlar düzenlenmiştir.
Ankara, İstanbul, Diyarbakır, Eskişehir, Kocaeli, Mersin, Adana, Sakarya, Hakkari, İzmir, Malatya, Mardin, Siirt, Ağrı, Urfa ve Kars gibi illerde düzenlenen baskın ve operasyonlarda KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in de aralarında bulunduğu 71 kişi göz altına alınmıştır.
Emek ve demokrasi mücadelesinde önemli bir yeri olan KESK ve bağlı sendikalar bu tür baskı, operasyon, gözaltı ve tutuklamalarla susturulamaz, sindirilemez. Özel Yetkili Mahkemeler 12 Eylül döneminin Sıkıyönetim Mahkemelerinin yerini almıştır. Siyasi iktidar bir taraftan Özel Yetkili Mahkemelerin durumunu sorgularken diğer taraftan da hak ve özgürlükler, adalet, hukuk yok sayılmakta, sendikacılardan siyasilere, gazetecilerden aydınlara, öğretim üyelerine, gençlere kadar siyasi iktidara muhalif olanlar susturulmak, sindirilmek, baskı altına alınmak istenmektedir. “İleri demokrasi”ye geçildiği iddia edilen ülkemizde baskı ve operasyonların, tutuklamaların kapsamı gittikçe genişlemekte, cezaevleri adeta toplama kamplarına dönüştürülmektedir.
Anayasal ve yasal güvencelerle emek mücadelesi veren KESK ve bağlı sendikalara yapılan bu saldırı ve operasyonları şiddetle kınıyor ve KESK’in yanında olduğumuzu bir kez daha bildiriyoruz. Gözaltılara ve tutuklamalara derhal son verilmeli, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK’in Genel Başkanı Lami Özgen ve gözaltına alınan sendikacılar derhal serbest bırakılmalıdır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
PETROL-İŞ SENDİKASI
MERKEZ YÖNETİM KURULU
25.06.2012
SENDİKAL GÜÇBİRLİĞİ PLATFORMU!
BASINA VE KAMUOYUNA
GÖZALTINA ALINAN SENDİKACILAR DERHAL SERBEST BIRAKILSIN!
Güne kamu emekçilerinin sendikalarına ve yöneticilerine yönelik ağır bir gözaltı saldırısı ile uyandık. Grev yasaklamalar, işten çıkarmalar, gazete kapatmalar, basılmamış kitapları toplatmalar, avukatları, gazetecileri ve sağlık emekçilerini gözaltına alıp tutuklamaların ardından bu gün de onbinlerce üyesi bulunan KESK ve KESK’e bağlı Eğitim-Sen, SES, ESM, Tüm Bel-Sen, Haber-Sen ve Tarım Orkam-Sen genel merkezlerine ve şubelerine baskınlar yapıldı. Başta KESK Genel Başkanı Lami Özgen olmak üzere Ankara, Diyarbakır, İstanbul, Ağrı, Bitlis, Siirt, Adana ve Eskişehir’de 40 yakın sendika yöneticisi ve kamu emekçisi gözaltına alındı, birçoğu hakkında da yakalama kararı verildi.
Türkiye, adeta muhalif bütün seslerin susturulmaya çalışıldığı faşist baskı döneminden geçiyor. Bu ağır baskı koşullarını teşhir edebilecek gazetecileri, hukuksuzluğa karşı çıkacak avukatları gözaltı ve tutuklamalarla susturan siyasi iktidar; partileri, sendikaları, dernekleri basmaya, yöneticilerini gözaltına alıp tutuklamaya devam ediyor.
Ülke içinde anti demokratik, baskıcı uygulamalara itiraz eden tek bir ses dahi bırakmak istemeyen siyasi iktidar, bir taraftan kamu emekçilerinin mücadelesini sindirmek, diğer taraftan grev yasaklamaya, işten çıkarmalara ve kıdem tazminatı hakkının gaspına karşı çıkan işçi sendikalarına gözdağı vermek istiyor.
Kamu emekçilerinin sendikalarına ve yöneticilerine yönelik bu operasyon, demokrasi ve özgürlük mücadelesini, sendikaların hak mücadelesini sindirmeye yönelik siyasi bir operasyondur. Bu operasyonlara hukuki bir kılıf uydurmaya çalışmak, özel yetkili mahkeme kararlarını gerekçe göstermek bu siyasi operasyonu gizlemeye yetmez.
Daha önce de işveren şikâyetleri, grevler, direnişler, politik düşünceler gerekçe gösterilerek sendikalar basılmış, sendika üyeleri ve yöneticileri gözaltına alınmış, tutuklanmıştı. Hiçbir baskı, gözaltı ve tutuklama bu güne kadar sendikaları susturmaya yetmedi, bundan sonra da susturamayacak. KESK ve bağlı sendikaları yıpratma, itibarsızlaştırma ve sendikal mücadelesi üzerinde şaibe yaratma amacı taşıyan bu operasyonlar amacına ulaşamayacak.
Siyasi bir operasyonla kamu emekçilerinin sendikalarının basılmasını, yöneticilerinin gözaltına alınmasını kınıyoruz. Tüm işçi ve emekçileri, sendikaları ve konfederasyonları, emek örgütlerini, demokratik kitle örgütlerini ve emekten yana olan tüm kesimleri KESK ve üyeleri ile dayanışmaya davet ediyoruz.
Gözaltına alınan sendika yöneticileri ve kamu emekçileri derhal serbest bırakılmalıdır.
BASIN-İŞ, BELEDİYE-İŞ, DERİ-İŞ, HAVA-İŞ, KRİSTAL-İŞ, PETROL-İŞ, TEK GIDA-İŞ, TEZ KOOP-İŞ, TÜMTİS, TGS
Sendikal Güçbirliği Platformu adına
Dönem Sözcüsü Kenan ÖZTÜRK